Felix Mendelssohn-Bartholdy(1809-1847)
3 Şubat 1809’da Hamburg’da dünyaya gelen Jakob Ludwig Felix Mendelssohn-Bartholdy, Fransızların Hamburg’u işgal ettikleri sırada Berlin’e kaçan Yahudi bir ailenin çocuğudur. Ünlü Yahudi filozof Moses Mendelssohn’un torunu ve banker Abraham’ın oğludur. 1812’de Berlin’e taşındıkları sırada, yetenekli bir piyanist olan kız kardeşi Fanny ile birlikte ilk piyano derslerini annesinden alır. Sonradan Ludwig Berger ve Carl Friedrich Zelter gibi zamanın ünlü öğretmenleriyle çalışır. 1816’da ailenin savaştan gördüğü zararların ödenmesi için anne ve babasıyla Fransa’ya giden Mendelssohn, tanınmış bir öğretmen olan Madame Bigot’dan piyano dersleri almaya başlar. Sonraları Paris’ten Berlin’e döndüklerinde müzik eğitimini daha kapsamlı bir biçimde almaya devam etmiştir. Genel kültür derslerini Heyse’den, piyano derslerini Ludwig Berger’den, kompozisyon derslerini Carl Friedrich Zelter’den ve keman derslerini Henning’den almıştır. Henüz on iki yaşında 6 senfonisi, koro parçaları, piyano yapıtları ve tiyatro için müzik denemeleri vardır. On iki yaşına göre çok olgun bir çocuk olan Mendelssohn, ünlü şair Goethe ile tanıştırılır ve o sırada yetmiş iki yaşında olan Goethe ile aralarında yakın bir dostluk başlar.

28 Ekim 1818′ de piyano ve iki korno için triosunun seslendirildiği konserde ilk kez dinleyici karşısına çıkar. 1819’da Şan Akademisi’nde alto olarak şan dersleri almaya başlar ve aynı yıl bestecilik çalışmalarının başlamasıyla, yayınlanmış veya yayınlanmamış çok sayıda eserinin kopyalarını ve orijinal el yazmalarını içeren 44 ciltlik dizisine başlamış olur. Bu koleksiyon halen Berlin’deki Devlet Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. 1820 yılında yazdığı eserler arasında piyano ve keman için bir trio, piyano ve keman için Fa Majör sonat, solo piyano için iki sonat, solo piyano için altı parça, dört el piyano için üç parça, org için dört parça, üç şarkı ve bir kantat vardır. 1821’de ise yaylılar için beş senfoni, yaylı çalgılar kuarteti için dokuz füg, Op. 105 Sol minor piyano sonatı, dört ses için motet, çeşitli şarkılar, piyano için Etüd’ler, iki tek perdelik opera ve “Die beiden Pagagogen” adlı operanın bir kısmını yazmıştır. 1822 yılında ikinci kez dinleyici karşısına çıktığı konserde, Dussek’in iki piyano için olan eserini Aloys Schmitt’le beraber çalmıştır. Ailesi ile gittiği Cenvre’de, iki şarkı, Op.1 Do minor piyanolu kuartet ve altı senfoni (No: 7,8,9,10,11,12), yaylılar için altı parça, kuartet eşlikli solo çalgılar için beş konçerto, Op. 4 piyano ve keman için sonat, piyano ve viyola için sonat, org için Fantasia ve üç parça, piyano için Füg ve Fantasia, bir ilahi yazmış ve dördüncü operasını tamamlamıştır. Bu sırada on dört yaşında olan Mendelssohn’un müziğinde kendini gösteren gelişme, bestecinin geçirdiği aşamaları yansıtıyordu. Yazdığı bütün senfoniler, operalar, dörtlüler, konçertolar vb. Mendelssohn’ların evinde Pazar günleri verilen konserlerde seslendirilmiştir. 1824 yılında, dördüncü operası “Die beiden Neffen” in genel provasının sonunda hocası Zelter, onun çıraklık döneminden çıkarak, Mozart, Haydn ve Bach’ın “Kalfası” olduğunu söylemesi bestecinin hayatında önemli bir olaydır.
Bu yıl içerisinde Mendelssohn, Op. 11 Do minör senfoni, piyano ve yaylılar için Op. 110 altılı, Si minör Op. 3 piyano kuarteti, dört el için fantasia ve bir motet bestelemiştir. Aynı yıl içinde Dobberan’a giderek denizle ilk defa tanışan besteci, buradaki izlenimlerini “Meeresstille Uvertürü” nde paylaşmıştır. 1825 yılında Yahudi asıllı Mendelssohn ailesinin tümü Hristiyanlığı kabul edip Lutherci Kilise’nin kurallarına göre çocuklarını vaftiz ettirmiş ve Protestan olduktan sonra Bartholdy soyadını almıştır. Mendelssohn’un büyük şansı, varlıklı bir aileden gelmesi ve aile çevresinin filozoflar, edebiyatçılar, düşünürlerle yakın ilişkide olmasıdır. Babasının evinde sürekli toplanan bu kişilerden çok şey öğrenir. Müzikle felsefenin derin düşüncesini birleştirebilen yeteneği, yapıtlarındaki Romantik imgeleri zenginleştirir. 1829’da J. S. Bach’ın “Aziz Matta Pasyonu” nun notalarını bulur. Toparladıktan sonra hocası ve Berlin Korosu Derneği’nin başkanı Zelter’e götürür ve çaldırmasını ister. Zelter’in Kabul etmesiyle 1829’da, Bach’ın kendi yönetimindeki ilk seslendirilişinden tam yüz yıl sonra Aziz Matta Pasyonu, Mendelssohn yönetiminde yeniden yaşama döner. Mendelssohn’un yirmi yaşına dek bütün gezileri Almanya içinde olmuştur. Almanya dışında ilk kez Londra’ya, oradan da İskoçya’ya gider. Aynı zamanda amatör bir ressam olan Mendelssohn bu gezilerini betimleyen resimler yapar; müziksel izlenimini ise İskoç Senfonisi ile Fingal Mağarası Üvertürü’nde duyurur.

1830 yılında İtalya’ya giden Mendelssohn buradaki izlenimlerini ise İtalyan Senfonisi’nde yansıtır. 1833 yılında Düsseldorf’a müzik yönetmeni atanır. 1835 yılında da Leipzig’in Gewandhaus Orkestrası’na şef olur. 1840 yılında Prusya kralının çağrısı üzerine Berlin’e gider. Mendelssohn Berlin gezisinde yorumlanmak üzere gençlik dönemi eseri olan Bir Yaz Gecesi Rüyası başlıklı eserini genişleterek, Shakespeare’in oyunundaki diğer sahneler için besteler yapar. 1837 yılında Fransız Protestanlarından bir rahibin kızı olan Cecile Jeanrenaud ile evlenir, beş çocukları olur ve mutlu bir yaşam sürerler.

1842-1843 yıllarında Leipzig Konservatuvarı’nı yeniden düzenleyen Mendelssohn, okulu dünyanın her yerinde adı geçen, Amerika’dan bile öğrenci çeken örnek bir müzik okulu haline getirir. Bu dönemin en önemli eserleri; piyanolu triolar, Beethoven’ın geleneğindeki yaylı çalgılar kuartetleri ve ilki olan keman konçertosudur. Bu sıralarda önemli bir piyanist ve şef olarak yoğun bir şekilde Avrupa turnelerine çıkmaktadır. 1847 yılında, kendisi İngiltere’deyken kız kardeşi Fanny’nin ölümü üzerine büyük bir şok geçirir. Aynı yılın yazında karanlık renkler içeren Fa minor yaylı çalgılar kuartetini besteler. Yaygın kanıya göre aşırı çalışmaktan ve veremden zayıf düşerek aynı yılın Kasım ayında hayatını kaybeder.
Hazırlayan: Aslı Sıla Bulat